Merhaba sevgili okuyucu,
Biliyorum; "Aslı buraya dönmek için sonbaharı beklemen gerekli miydi?" diyorsun, belki biraz sitemkâr. Beklettim. Zamanı gelen şeyler bekletilmemeliydi oysa. 2021'de defterlerim ve ruhum taşarken burayı sonbahara kadar beklettim.
Hayatım dönüşüm, değişim süreçleri ile 2021'i kucaklarken ve yeni yaşımı karşılayacağım sayılı günler varken bir sonbahar günü senle buluşmak isteğim; yazın yüzeyselliğinden ve kışın soğukluğundan uzak olsun isteğiyle gelişti.
Evet Aslı'mın doğuşudur bu derin sonbahar.
Genelde böyle mektup vari ya da iç döküş yazılarıma alışık değilsin biliyorum. 29 yılın anımsadığım belki 24 yılı ben de alışık olmadığım pek çok deneyim yaşadım. Yeni deneyimlere açık olduğumu hatta iştahlı olduğumu keşfettim. O yüzden sende açmalısın kendini; belki bir müzik listesi yeni dünyaları keşfetmen için rehber olur ne dersin? Çünkü bir anda sana nasıl geldim sorusunun cevabını 'Autumn' listemdeki şarkılarım verdi. Müzik en az yazı dünyası kadar hayatımın parçası. Zaten biliyorsun benim klasiğimi elbette yine sana müziklerle gelecektim. Hepsi hazine, hepsi kocaman bir dünya. Daha fazlası için spotify 'Autumn' listeme de bakabilirsin. Ben bugün bu yazıya listemden aşağıdaki şarkıyı eklemek istedim, afiyet olsun.🌸
You need some sunshine
You need some daylight
Gelelim 2021 ne yapmış olabilir bu kıza sorusunun cevabına. 😀 Materyal dünyamın pek çok parçasını değiştirirken manevi dünyamın hazinelerine daldım bazı zamanlarda. Aslında 2020 sonu sana anlattığım gibi bir şeylerin dönüşeceği sinyallerini veriyordu. İlk olan çoğu şey değişti; arabam, işim, değişecekler listesinde evim, yemediğim bazı lezzetleri yemeye başlamam, denemediğim bazı sporları hayatımın parçası haline getirmem gibi gibi buralarda detaya girmeye gerek yok sanki 😀 hatta aşka bakış açımı yenilemem neyse bak yine derinlere gidiyor konu kendiliğinden... 😳
Belli ölçüde bir şeylerin değişmesi benim çokça yaşadığım durumdur. Gezegenler beni yorumlarken değişimin merkezi olarak yorumluyor fakat ilklerin değişmesi değişime adaptasyonumun ötesinde dönüşüme adaptasyonu hızlandırmıştı. Materyal olan şeylerin değişmesi tabi ki pek tesir etmez kalbe fakat kalbi olan şeylerin dönüşmesi çok tesir eder bünyeye...
Gezgin ruhum çok gezemedi üzgünüm anlatacak yeni hikayeleri çok uzaklarda deneyimledim diyemem sana. Zaten anlatacak yeni hikayeleri başka diyarlarda deneyimlememe gerek olmadığını gösterecek kadar hareketli bir kendi diyar öykümü yaşıyorum. Pandemi biraz bizi başka hikayelere konuk etmek yerine kendi hikayemizi yazmaya zorluyor belli ki. Aferin pandemi. Kayıplar, can sıkıcı haberler almadım mı? Hem de çok, ertesi gün nasıl devam ediyorum zihni sağlıkla cevabını içimdeki dönüşüme sorduğumda; 'Belirsizlikle başa çıkma mücadeleni geliştiriyorsun Aslı, anı, akışı, hayatı, dönüşümü Kafka satırlarını anlıyorsun yavaş yavaş' dedi (Olric?) İçinizdeki sesi dinliyor musun sevgili okuyucu Turgut Özben gibi. Bence bir zararı yok içimizdeki sesin melodisiyle dans etmenin.
İyi olanı, güzel olanı, bize iyi geleni, dürüst olanı, sevgiyi ötekileştirmeden kucaklayabilmeyi, kendimiz olabilmeyi, yalınlığı, cesareti hatta bazen ürkekliği, affedebilmeyi, mücadeleyi, kabul etmeyi, pes etmemeyi, görmeyi, hissetmeyi, sevmeyi, sevilmeyi... Zahiri olmayan her şeyin aslıyla hayatımızda yer almasına bizi güzelleştirmesine niyet ediyorum.
Bilirsin aslında ben her şeyin zıddıyla kaim olduğuna inananlardanım daha önce bahsettim sana. Haketmedik mi artık güzelin hakiki güzelde barınmasını. Hadi o zaman daha güzel olmak için arın zahir olandan zor biliyorum fakat imkansız değil. 💪
Görüşürüz canım okuyucu, sen anarsan beni bu kadar bekletmem hemen gelirim. ❤
Yorumlar
Yorum Gönder