Ana içeriğe atla

Xtrem Aventures İstanbul macerası

Yer:Maslak Uniq İstanbul. Aslında 14 ülkede olan şeyin Türkiye'ye yakınımıza gelmesi ve buna teşebbüsümüz kep törenimden 1 gün önce bugündü.:)

Ki ben yükseklik korkusu dahil aksiyonlu pek çok maceradan 'Aman uzak durayım.' modumdan  'Bir daha gelelim araya zaman girmesin,Ramazan çıksın yine gelelim bu sefer orta,zor parkura.' moduna ne zaman geçtim sizlere biraz bahsetmek istiyorum.

Öncelikle ulaşım kolay. İTÜ Ayazağa Metrosunda inip Maslak plazalar çıkışında çıktıktan sonra minibüsler Uniq İstanbul'un önünden geçiyor.Alternatif ulaşım yolları da vardır elbet ama biz bu şekilde kolay ulaştık tabi öncesinde Marmaray yolculuğumuzda var malum Anadolu yakasından yolculuk:)

3 kişi gittik ve bir saatlik süre ile(35 TL) kolay parkuru aldık. Kolay dediğime bakmayın siz. Yükseklik korkunuzu aşmak için bence bundan daha ideali olamaz:)

Bundan sonraki orta ve zor parkurlar ve büyük ihtimal 2 saatlik süreye dahil olacaktır.Gerçi ben kolayı tekrar ve tekrar yapmak isterim:) 2 saatlik parkur alırsanız ücret 45 TL.
Bir kağıt imzalıyorsunuz sorumluluğun sizde olduğuna dair.Saçlarınız toplu,kolyeniz vs.ipe takılabilecek şeyleri çıkarmanız sağlıklı olur.Ancak mekanizma o kadar sağlam ki düşünün ben bile bir süre sonra akışına bırakabildim.Bırakana kadar birazcık zorlandım ama olcak o kadar:)





Resime gelirsek bence buraya gelirken fotoğraf çekmesi için birilerini getirmelisiniz. Çünkü bu adrenalin dolu anlarımızdan ne yazık ki resimler sunamayacağım. Sadece bittikten sonra bir kaç tane var ama asıl heyecanlı anlarımız ne yazık ki bu seferlik kayda alınamadı:)    








Bunlarda bizim de yaptığımız aksiyonlardan bir kaçı:                                                  

Detaylı bilgi için: http://www.xtremaventures-istanbul.com.tr/

Keyifli zamanlar...

Yorumlar

  1. Merhaba:) Artık Xtrem Aventures İstanbul'un profesyonel fotoğrafçıları var. Sizin için siz aksiyon halindeyken fotoğraflarınızı çekiyorlar. Yalnız yoğunluk olduğu için yetişememleri söz konusu olabiliyor. Bu yüzden fotoğraflarınızın çekilmesini istiyorsanız mutlaka kendilerine iletin:) O zaman mutlaka sizinle ilgileniyorlar.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

İyi ki doğdum / Versiyon 32 - Londra 🎊

32 sene. Dile kolay ve her sene için biriktirdiğim şükür sebeplerim var. Bu yıl yeni yaşın arefesinde yine özlediğim abimle kavuşmayı İsviçre’de başlatıp, Eylül’ü kapatırken akrabalarla düğün buluşması Almanya ve yeni yaşın ilk gününe planlanan Londra seyahati. Kendime verebileceğim en güzel hediye hep deneyimler oldu hayatım boyunca. Durmayı sevemedim, hareket hiç eksilmesin diledim sağlık oldukça 🙏 İyi bir insan olma gayemi farklı deneyimlerle buluşturuyorum. Geçen yıl doğum günümü Paris’te geçirirken aşk dilemiştim, elbet artık birinin varlığı ama ötesinde gördüğüm her şey de aşk, tıpkı Paris’te hissettiğim özel anlar gibi. Bu dileğim 2024’te yerini buldu diye hissediyorum. 😊 Şimdi Londra dileğimi düşününce; hayatımın; mental, ilişkisel, kariyer ve vizyonu en güçlü ve farkındalıklı yolculuğunu diliyorum.  Londra'ya gelecek olursak nefisti. Huzurlu bir Ekim ayı kattı bana. Bolca tavsiyeler çıktı hem gastronomik hem turistik. Bunları ayrı bir yazımda sizlerle paylaşacağım, ...

Hâlâ Öğreniyorum🌿

Herkesin öğrenme motivasyonu elbette farklıdır.  Kimi için bu motivasyon içsel bir keşif süreci, kimi için dışsal beklentiler ya da sosyal bağlardır. Bazıları yalnızca merak ettiği için öğrenir, bazıları bir amaç uğruna... Benim içinse bu tek bir kategoriyle sınırlanamayacak kadar çok katmanlı. Ama galiba en baskın olanı “anlam arayışı” - içten gelen, derin bir keşfetme isteği. Bazen annemin göbek bağımı üniversiteye gömdüğünden şüphe ederim. :) Yeni şeyler öğrenmeye, yeni şeyler denemeye olan merakım; yaş aldıkça azalmadı, aksine arttı. Yaşla birebir paralel ilerlemeyen bu yolculukta eminim benden çok daha meraklı, iştahlı olanlarınız da var. Derinleşmeyi savunup, tek bir uzmanlık alanında ilerlemenin doğru olduğunu düşünenler de. Ben “herkesin doğrusu kendine” diyenlerdenim. Size bir reçete veremem; "doğru malzemeler şunlardır" diyemem, çünkü bana göre herkes biricik ve herkesin formülü de kendine özgü. Ama biliyorum ki, mesleğim gereği tanıdığım ve tanıştığım pek çok ge...

La Finestra Di Fronte(Karşı Pencere)

Türk-İtalyan senarist yönetmen olan Ferzan Özpetek’in 2003 yapımı bir filmi  Türk-İtalyan senarist yönetmen olan Ferzan Özpetek’in 2003 yapımı bir filmi La Finestra Di Fronte yani Türkçe adıyla Karşı Pencere. Benimde zaman zaman müzik çalarımda Gocce Di Memoria'nın çalmasıyla  aklıma gelir. Sezen Aksu’nun büyüleyici sesiyle başlayan film kapanışında ise Georgia’nın seslendirdiği çok başarılı bir şarkı Gocce Di Memoria’yı kazandırmıştı hayatlarımıza. En azından benim hayatıma.Tango sahnesinde Historia de un amor ise başka bir şaheserdi notaların dile gelmesinin hikayesiyle... Bu film, karşı pencereden aşka bakmayı anlatır. Giovanna karakteri ve yasak aşkı. Karşı çıkarız kabul etmeyiz. Ama aşktır ya da ilgisizliğin ilgi arayışıdır. Başrol oyuncusuna kızarız yaptığının yanlış olduğunu düşünerek. Filmi izledikçe de sanki biraz daha anlamaya başlarız onu. İlgi duyduğu komşusu ileyken bu kez de kendisine, evine, çocuklarına karşı pencereden bakması artık hikayeyi ba...