Ana içeriğe atla

Kaybolduk, hoş bulduk ✨ / 'Yalnızlar Üzerine Çok Özel Bir Hizmet' oyunu

Siz, güzel İsviçre seyahatimi yazmamı beklerken ben yine bir tiyatro oyunu ve tabii bir şarkı sonrası yağmurlu bu günde; 'Kayboldum e o zaman hoş buldum.' derken buldum kendimi. Yazının başlığı bundan mütevellit bu şekilde. (Not: Bazen eski türkçe kelimeler kullanabilir bu kız, alıcınızın ayarlarıyla oynamak yerine kelime dağarcığımıza katkı sağlamanın tadına odaklanalım. :))

Şarkımız; Büyük Ev Ablukada'nın yeni albümünden; yola çıkmaya, düşüncelerde kaybolmaya tam da şimdi yazacağım zihnimin dehlizlerine daldımlara, 'Aklım fikrim havada' kısmında kendinizi sonsuzluklara götürecek cinsten bir şarkı 'Oh be!'yi aşağıya bıraktım, bunla okumanız tavsiyedir.

Çiçek gibi tiyatro oyunumuzsa; 'Yalnızlar üzerine çok özel bir hizmet' Dasdas açık sahneye bu kadar yakışan başka bir oyun olamazdı. Bu oyun, Aralık programlarımı yaparken aniden göz kırptı bana, sanki beni seç der gibi, bu anlarda gelen işaretleri hep takip ederim. İyi ki! 

Sade ancak çok düşündürücü bir kitap uyarlaması bu oyunu izlemenizi kesinlikle tavsiye ederim. Oyunculuklar özellikle Sabahattin Yakut ve Ümit Erlim'e ba-yıl-dım! Kitabı da okuyacağım elbette. Biliyorsunuz spoiler veremeyeceğim ancak isterse izleyen tanıdıklarla bir kahve içip istişare ederiz sonrasında. 😏 

Yine bir oyun zihnimin odalarında başka şeyler açtı, uyuyamadım. Yeri geldi Mirat oldum yeri geldi Esra bazen de Tuncay'ı zihnimde hissettim. Uzun zaman sonra başucu kitaplarımdan 'Tutunamayanlar' -Olric uyandı ruhumda adeta.

Kaynak site: Dasdas

Ben de zihnimde susmayan sesleri düşündüm. Kendimce yalnızlığı yaşamaya bile izin vermeyen bazı sesler yazıya akıtabildiğimde rahatlatsa da hepimizde oluyordur geçmişin ve geleceğin susturulamayan sesleri. Sevip, sevilip mutlu sona eremediğiniz hikayedekiler, onların yeni ilişkileri, çocukluğunuzdaki oyunların kahramanları, gelecekte olmak istediğimiz halin zihne yansıması kısacası ne bize ayna tutmak istiyorsa onun senaryosu. Zihin bazen öyle komplike bir hal alır ki kontrol edemezsen onun kölesi olup, bir varsayımlar deryasında hikayeye sıkışıp kalırsın. Bazen sanatçı olman için ilham dersin bunun adına, bazen deliliğin sınır hali, bazen fazla yalnızlığın ve sessizliğin sana verdiği çok özel hizmet. 😁

Zihindeki hikaye elbette size bir şeyler anlatıyordur; neyi bekliyorsun hayattan, zihnini kontrol etmeden önce bu akışta ne yaşıyorsun? Bu sesler seni mutlu mu ediyor yoksa rahatsız mı oluyorsun? Aklının iplerini salmak bazen gerekirken bazen kontrolü bırakmak tehlikeli bir yakalanış hikayesi olabilir. Yakalandığın başkası değil tam da kendin! Kendinle yüzleşmeye hazır mısın okuyucu? Biliyorsun ben soru sormayı severim. Cevaplarsa sende zihninde, kalbinde ya da sen nerede olduğuna inanıyorsan uykunda da bulabilirsin, bak bakalım zihninde neyi besliyorsun en çok ne sana ayna...

Bitiremediğim, başlatamadığım, sürdüremediğim tüm konu, kişi ve olaylar zihnimin içerisinde fakat bana hizmet ettiğiniz yeri ben seçtim, seçiyorum. Rolünüz bana bağlı yani kendinize pek güvenmeyin. Zira hangi rolde olmak istiyorsanız onun için çabalayın. Karanlık bir rol de tercih, zihnin dehlizlerine yollanmakta ya da hayatıma ışık olup zihnimin tahtında oturmak da. 😊

Işıklı zihinler, mutlu ses ve düşünceler olsun. Görüşmek üzere güzel okuyucu.🎆

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Hâlâ Öğreniyorum🌿

Herkesin öğrenme motivasyonu elbette farklıdır.  Kimi için bu motivasyon içsel bir keşif süreci, kimi için dışsal beklentiler ya da sosyal bağlardır. Bazıları yalnızca merak ettiği için öğrenir, bazıları bir amaç uğruna... Benim içinse bu tek bir kategoriyle sınırlanamayacak kadar çok katmanlı. Ama galiba en baskın olanı “anlam arayışı” - içten gelen, derin bir keşfetme isteği. Bazen annemin göbek bağımı üniversiteye gömdüğünden şüphe ederim. :) Yeni şeyler öğrenmeye, yeni şeyler denemeye olan merakım; yaş aldıkça azalmadı, aksine arttı. Yaşla birebir paralel ilerlemeyen bu yolculukta eminim benden çok daha meraklı, iştahlı olanlarınız da var. Derinleşmeyi savunup, tek bir uzmanlık alanında ilerlemenin doğru olduğunu düşünenler de. Ben “herkesin doğrusu kendine” diyenlerdenim. Size bir reçete veremem; "doğru malzemeler şunlardır" diyemem, çünkü bana göre herkes biricik ve herkesin formülü de kendine özgü. Ama biliyorum ki, mesleğim gereği tanıdığım ve tanıştığım pek çok ge...

La Finestra Di Fronte(Karşı Pencere)

Türk-İtalyan senarist yönetmen olan Ferzan Özpetek’in 2003 yapımı bir filmi  Türk-İtalyan senarist yönetmen olan Ferzan Özpetek’in 2003 yapımı bir filmi La Finestra Di Fronte yani Türkçe adıyla Karşı Pencere. Benimde zaman zaman müzik çalarımda Gocce Di Memoria'nın çalmasıyla  aklıma gelir. Sezen Aksu’nun büyüleyici sesiyle başlayan film kapanışında ise Georgia’nın seslendirdiği çok başarılı bir şarkı Gocce Di Memoria’yı kazandırmıştı hayatlarımıza. En azından benim hayatıma.Tango sahnesinde Historia de un amor ise başka bir şaheserdi notaların dile gelmesinin hikayesiyle... Bu film, karşı pencereden aşka bakmayı anlatır. Giovanna karakteri ve yasak aşkı. Karşı çıkarız kabul etmeyiz. Ama aşktır ya da ilgisizliğin ilgi arayışıdır. Başrol oyuncusuna kızarız yaptığının yanlış olduğunu düşünerek. Filmi izledikçe de sanki biraz daha anlamaya başlarız onu. İlgi duyduğu komşusu ileyken bu kez de kendisine, evine, çocuklarına karşı pencereden bakması artık hikayeyi ba...

Farkındayım - farkındasın - farkında mıyız? ✨

Öncelikle bu yazıda yaklaşık 70 yazımda olduğu gibi yapay zeka desteği alınmamış %100 insan eseridir. Bu sebeple doğalı okuduğunuzu bilerek içerikten çok içimden dökülene odaklanabilirsiniz. Fizik tedavi de son haftamda akşam dönüşte 'Yazmalısın Aslı' ruhu ile yazının zihnimde beliren şarkısını ekliyorum. Kendisini çok severim. En son İstanbul konserinde dinleyebilmiş olmanın keyfiyle yazımın şarkısı onun olsun istedim. Özellikle nakarat;  "Cause everyone has a heart and every heart has a separate shadow.  Every shadow will crave to come clean" Yani çevirisiyle; “Çünkü herkesin bir kalbi vardır ve her kalbin ayrı bir gölgesi vardır. Her gölge de arınmayı arzulayacaktır.” Diyeceksiniz ki ne çağrıştırdı ki bu şarkı sana farkındalık konulu yazın için? Kalbin gölgesi, görmeyi engelleyen bölge gibi. Bakıp da göremediğimiz her şey gölgede kalıyor. O sırada yolda akşam dönerken gölgeme bakıyordum. Arındığımı ve farkındalığımın 30'lu yaşlarımda ne kadar arttığını düşünüp ...